“Kaderciler insan hayatının seyrinin gökler veya Tanrı tarafından önceden düzenlendiğine inanırlar. Herşey kader tarafından önceden belirlenmiştir -olması ya da olmaması alın yazısıdır. Buna bağlı olarak, kaderciler çok çalışmanın boş olduğunu kabul ederler. Çok çalışmak zihnin ve çabanın boşa harcanmasıdır; herşey önceden belirlendiği için, kişinin tek yapması gereken göklerin isteklerine boyun eğmektir.
Çoğu insan bu fikre sahiptir. Eğer fakir olmaları kaderlerinde varsa, çok çalışma ile elde edebilecekleri pek de bir şey olmadığını düşünürler. Ve eğer kişinin kaderi varlıklı olmaksa, istediği kadar müsrif, lükse düşkün ve savurgan olursa olsun asla fakir olmayacağına inanırlar.
Bir kaderci eğer kişinin alın yazısında uzun yaşam varsa ne kadar sağlığına dikkat etmese, bedenine kötü muamele yapsa, fiziksel olarak kendini zorlasa da, genetik olarak aldığı üstün özellikleri bozup değiştirmeyeceğine ve sağlığına ya çok az ya da hiç zarar vermeyeceğine inanır. Bu görüşe sahip çoğu kişi günlük hayatlarında “bugünün şarabıyla sarhoş olma” eğilimindedir. Karamsar, demotive, baştan savan ve sorumsuz hâle gelirler. Çok az bir çaba ile, zevk âleminde, anlamlı amaçları tamamen göz ardı ederek yaşarlar.
Sadece kaderciliğin gerçek anlamını kavrayan çok az bir kişi, ilkesizce açgözlü ve tutkulu olmayı bırakıp memnun, dingin ve kolayca teskin edilebilir olur.”
Alıntı: Emei Geleneği 13. Soy Sahibi Büyük Usta Fu Wei Zhong, Yaşamın İlerleyen Programını Değiştirmek
Leave A Comment